Pazartesi, Mart 2

whiplash ya da dayakla herşeyin başarılacağına inanan amerika...


Öle sıradan bir amerikan kasabasında örneğin kuka devirmece alanında başarılı olacağına ihtimal verilmeyen genç ergenin içindeki cevheri keşfeden rezil yalnız ve orta yaşlı beden eğitimi öğretmeninin otoriter
yöntemleriyle ortaya çıkardığı azmin mermeri delme hikâyesine dayalı bir yığın ıvır zıvır film vardır ya... Whiplash onlardan biri işte...
Kazandığı oscarları hiç bir biçimde hak etmeyen olabilecek en rezil senaryo, en kötü yönetim ve vasat oyunculukla bu kadar yaygara nasıl koptu o zaman diye düşünmeden edemiyor insan.

Sıradan faşizme, patolojik otorite fikrine duyulan toplumsal psikanalitik yoğun ilgi olmaksızın anlamak çok zor filmin "başarısını". Üstelik film caz seven herkesin idölü sayılabilecek Charlie Parker'ın 16 yaşında kendisine zil atan jo jones'a hırslanıp "acaip" çalması hikayesini de kendi felsefesinin temeline yerleştirerek insanı kökten tilt etmeyi başarıyor.

Basit ve iğrenç amerikan rekabetçilik kültünün ve "çooook" çalışırsan başarırsın (bok başarırsın..) safsatasının son versiyonu bir karate kid uyarlaması karşısında daha fazla ne diyebiliriz bilemedim...

Hiç yorum yok: